28 Aralık 2021 Salı
Yansıma
23 Aralık 2021 Perşembe
Motorsiklet
11 Aralık 2021 Cumartesi
Zehir
6 Aralık 2021 Pazartesi
Salıncak
5 Aralık 2021 Pazar
Yalnız
Beni affet.
4 Kasım 2089 Cuma
Sultanahmet İstanbul
Otelden çıktığında Eminönü'ne kadar yürüyor Yalnız. Vapura biniyor. Karşıya geçmesi gerek. Üsküdar vapurundan İstanbul'un sularına karışacak elindeki kağıtlar. Yine yalnızlığı ile başbaşa kalacak.
Sevgiyle.
Görüşmek üzere.
30 Kasım 2021 Salı
Oyunbozan
28 Kasım 2021 Pazar
Güvercinler
25 Kasım 2021 Perşembe
"Olmadı Agalar"
Fotoğraf: The Guardian |
22 Kasım 2021 Pazartesi
Dokunuş
16 Kasım 2021 Salı
Adım Adım
13 Kasım 2021 Cumartesi
Düşmekten Korkmuyorum
Bugün saklambaç oynayalım seninle. Yakalandığında alı al moru mor yüzüne bakayım ben. Sonra dön gel sen yakala beni. Yakalar yakalamaz salıver. Bırak kaçayım. Ne zaman büyüyeceğimi sor bana mesela. Yürüyen merdivenlerin bantlarına oturmaktan ya da sokak kedileri ile beraber boşluğu seyretmekten ne zaman vazgeçeceğimi öğrenmeye çalış. Koltuğun yüksek kenarına çıkarak sırtıma atla. Boynuma dola kollarını. Sıkıca sararsan nefessizlikten şikayet etmem. Kollarını gevşetmeye çalışır gibi yapıp gülerim sadece.
Kapıların kenarlarından tutup eşiklerden geçmeme engel ol sen. Kapılar demişken, kırılması kolay kilitlerle kapat her tarafı. Çıkması mümkün olsun. Ama kimse çıkıp gitmesin. Daha dans edeceğiz seninle. Afrika'nın yerli kabilelerine katılmadan önce antrenman yapacağız. Düşmekten korkmazsan belki elimde temizlik tüyü ile şarkılarına eşlik ettiğimi bile görebilirsin.
7 Kasım 2021 Pazar
Haşarı
2 Kasım 2021 Salı
Kaldırımlara Şarkı Söyleyen Kadın
26 Ekim 2021 Salı
İstasyonda
![]() |
The New Yorker'dan... |
21 Ekim 2021 Perşembe
Ah Kavaklar Ah Kadınlar Ah Kadınlarımız
![]() |
Fotoğraf alıntıdır. |
15 Eylül 2021 Çarşamba
Aklım Sende
![]() |
Fotoğraf alıntıdır. |
7 Eylül 2021 Salı
Beni Unutma
6 Eylül 2021 Pazartesi
Gidelim Buralardan
Bir Yumak Oda Teslim Olduk
Köprüler kuruyorum, sana. Adı gün yüzüne çıkmamış kentler inşa ediyorum, bugün. Bir avuç ateşte pişip duruyor, çaydanlığın bedenine dolan çaylar. Burnundan üflüyor duman duman öfkesini. Canı yanıyor pencerelerin. Yüzlerce işçi çivi çakıyor, tuğla döşüyor, toprak kazıyor… Hepsini sen geleceksin diye yapıyorlar. Şehrin tam ortasından iki köprü varıyor bana. Biri can evime uzanıyor öteki eşikte bitiyor. Sokakları çapraz akıyor kent merkezine doğru. Binalar yok kentlerimde. İki üç katlı bahçeli evlerden oluşuyor, çitlerle çevrili etrafı hepsinin. Belediye daireleri de bu tip evlerin içerisinde olacak. İnsanların çok kıyafet giymesi yasak. Herkesin altı çift kıyafeti olacak. Günlük yemek ihtiyaçları mahallenin anaları tarafından pişirilecek. Bir kentin yirmi anası olacak, analar işsiz kadınlardan seçilecek. Kahvaltı ve akşam yemeği düzenlenecek kent meydanında. Kış vakti olursa eğer binaların içinde verilecek yemekler.
Çaydanlığın burnunu yakıp geçen öfkeli duman pencere camlarını ısıtsın dursun. Bugün her şey farklı olacak bizim için. Değişecek dünyamız. Dünyalarımız birbiriyle çakışacak. Bedenim bir harın ortasında kalacak. Bir rüzgar esti; bir yumak ateşi şehrin kasrına bıraktı, geçti gitti. Kasır çöktü; rüzgar tüm şiddetiyle gemilerin yelkenlerini doldurdu. Yelkenler doldukça gemiler hareket etti. Bilinmez diyarlara doğru yol aldılar. Rüzgar bir kısmıyla ufuklara yolladı savurduğu polenleri, tozları. Kumları, saçları, saçakları, hepimizi birbirimize kattı kalan kısmı ile ektiği, gagasıyla beslediği yangın. Kurulmayan kentlerimizin meskun vatandaşları pür telaş meydanda buluştu. Kasrın çatısı yıkıldı. Duvarları çatırtılarla döküldü. Yangınını söndürmeye gelen ahali definesinde kayboldu. Giden bir daha gelmedi.Yıkıntılar, alevlerin arasında ateşin harına har kattı. Hazinelerinden kucak kucak doldurup dönenler görüldü. Bağrına ateş dolduran vatandaşlar gittikleri her yere yeni bir od koydu. Alevler kentleri tutuşturdu.
İnsan en çok kendine inanır. Kendine yaslanır. Kendinden kendine yeni köprüler kurar. Ve bu oluşun tetikleyen sebepleri olur. Sonra o gider. O gidince köprüler yıkılır. İnanç yok olur. Yaslanacak hiçbir şey yok şimdi. Esen tüm rüzgarlar savurabilir beni. Hiçbir şeyi eskisinden daha çok sevmiyorum. Pazartesi sabahı bir alev topunun içine düştüm. O sabah yaşadığım sarsıntının hemen her şeyi yıkacak kudrette olduğunu anladım. Uzun bir süre kimsesizliğime yaslanayım ben; değil mi? Kendime inanmaya yeniden başlayana kadar. Hem yapacak çok işim var. Kulağımda yine Acem Peşrev'i… O sabah içine düştüğüm hâr bir daha yakmayacak beni. Yakmasına müsaade etmeyeceğim. Kendime inanmaya yolculuk ediyorum artık. Yelkenleri dolduran rüzgarlarım yok. Yalnız başımayım. Adaleti de mülkü de temeli de onların olsun.
Kimsesizliğine teslim oldu kurulmaya yüz tutmuş kentlerim.
Her tarafı ayrı tutuşan inşaatları var artık bu diyarın. Tüm mülklerin
temelinde od var artık. Ocak ocak yanan, ocaklarında çay demlenen odlar var.
Camları ısıtan öfkesi var.
Meskensiz
3 Eylül 2021 Cuma
Teşekkür Dansı
22 Haziran 2021 Salı
Görülmeyi Görülmeyi
![]() |
Görsel: https://felixinclusis.tumblr.com/tagged/Isaiah-K.-Stephens |
Toz duman sarmış başkentimi sis inmiş tarlalarıma
Başakları bükülmemiş eğilmemiş çevirmiş sırtını güneşine
Temmuz rüzgarına teslim saçaklarınla kuru dallarınla toprağı kar gel
İş ki kardığın toprağın solucanları parmaklarına dolansın girsin kanıma
Yedi peçeni açmamış yedinden evvel ellerim sekizinde haramilere teslim
Başaklarını sökmüşler peçeni yırtmışlar gömleğin gibi önden değil
Mührünü çözdüğünden beri kapanmayan mektuplarım var sana
Sen de burak sırtında geliyor ben diyeyim bir ulaktır yollarına düşen
Pencereni döven hakikate kapıların açılmaz yedi peçen açılmaz
İliklerin açılmaz solucanların saçılmaz Davut mührünü yeniden vurmaz
14 Mayıs 2021 Cuma
Günahkar Fısıltılar
Görsel: Taylan Uran (Yeditepe Bienali 2018 Kâbusu Azat Sergisi) |
Ve sen ışıltılı keskin bardak; Senin bedenin aşkın bedeni kesilecek yeni bir lisanda. Senin ellerin aşkın elleri deyip öpülecek. Karanlıkları yarıp gelen ufuk ışıkları dans edecek gözlerinde. Diyecekler ahir zaman olacak bir gün; Senin davan aşkın davası. Sen pür dava. Koca nehir senin bağrına sığar mı güzel bardak? Kırar seni tozla duman, tuzla buz eder ama ekmeği banamazsın. Ölüverirsin. Sen ölürsen davan ölür.
Bir küheylana atlayıp gideceksin buralardan. Son sıradan aşkın şehitleri arasına yazılacaksın. Sen küheylanın sırtında ben Hüthüt kuşunun kanatlarında. Yollara, dillere, aşklara, ateşlere düşeceğiz. Birlikte veya ayrı detayların ne önemi var?
O vakit, koca mahluk tek dememiş miydik biz gün aydınlanıyordu... Bunca bir bunca gayrı iken senle ben, Hüthüt kuşunun kanatlarından düşer bir haberci. Külleri küllerine yetmiş iki milletin karışır da karışır. Kanları kanlarına yetmiş iki şehidin bulanır da bulanır. Haberci makamından düşer de düşer. Yetmiş üçüncüsü muhakemede zaman aşımından yeniden doğar. Ölmek için doğar. Yetmiş dördüncüsü yetmiş üçün korunda... Pişer... Tutuşur... Yanar... Piş... Tutuş... Unutuş... Tutuş... Yutuş...
Hüthüt kuşu uçsun. Varsın, efsanelerden bozma Kaf Dağı'nda tutuşsun. Ateş otuz kuşu yeniden doğursun, yetmiş üç şehidin kanında yansın da dursun.
25 Nisan 2021 Pazar
Kırık Ayak
![]() |
Fotoğraf: Ara Güler |
13 Nisan 2021 Salı
Kitaplık Artık YouTube'da
Bir Giriş Denemesi ile Kitaplık artık Yotube'da sizlerle. Hazırlayıp sunduğum bu programa tüm kitapseverleri bekliyorum. Çayını kap gel! Burada muhabbet var.
31 Mart 2021 Çarşamba
Tepenin Ardından
![]() |
Fotoğraf: Ara Güler |
7 Şubat 2021 Pazar
Çadır
![]() |
Fotoğraf: Ara Güler |
Sanki hiçbir şey olmamış gibi aşını ocağa koydu.
23 Ocak 2021 Cumartesi
Başka
![]() |
Fotoğraf: Ara Güler |
16 Ocak 2021 Cumartesi
Davetiye
![]() |
Fotoğraf: Ara Güler |
9 Ocak 2021 Cumartesi
Sen Anadolu'sun
![]() |
Fotoğraf: Ara Güler |
Uzlet Türküsü
Azık ettim geçmişi kendime Yolum uzun sırtım terli ama gözümde bir direnç var Yanımda bir buruk nota bir yarım güfte Tamam olmayı be...
-
Bu yazı 8 Şubat 2019 günü YeniBirlik Gazetesi Kültür&Sanat sayfasında denk geldiğim 'Töre' Leyla Gencer sahnesinde başlıklı h...
-
The New Yorker'dan... Tomris Yaşam'ın evinden çıktı. Şapkasının tüyünü okşadı. Yakalarını sıkıca kavradı. Tek tek düğmelerini yoklad...
-
Başladığın yere geldiysen eğer 'tekamül' başlar. Dr. Sait Başer 'Döngüsellik' ve 'temsil' olguları üzerinde...