26 Ekim 2021 Salı

İstasyonda

The New Yorker'dan...
Tomris Yaşam'ın evinden çıktı. Şapkasının tüyünü okşadı. Yakalarını sıkıca kavradı. Tek tek düğmelerini yokladı. Ellerini ovuşturup rüzgarın yaladığı kollarına sürttü. Çantasında bir şeyler ararken acele adımlarla koştu, kaldırımlar ayaklarına bastı. Etekleri rüzgarla dans ediyordu bugün. Kulaklarına rüzgar üflüyordu. 

Sokak lambalarının titrek ışığı dışında hayat emaresi yok bu kentte. Karanlık çöktükten birkaç saat sonra hep böyle durur yaşam. Duruşuyla Tomris'i de durdurur. Yaşam böyle ister. O ne vakit dursa Tomris de dursun. Hatta o durmasa da Tomris dursun. Yerinde kalsın. Zincirlerini hiç kırmasın. Tutsak, köle... Hüküm giysin mesela ama elbise giymesin Tomris.

Ayaz iliklerine işler Tomris'in. Ellerinin damarları iyice morarır eldivenlerinin içinde. Bu kış gecesinde sokak köpekleri uluyarak parklarda dolaşıyor. Bazen havlamalarıyla ürkütürler güvercinleri. Kedileri kaçırırlar parklardan. Yürüyüşe çıkan insanlar varsa onları yoldan döndürürler. İstanbul'da sokak köpekleri Ankara'dakiler kadar saldırgan değildir. 

Gar adım adım geldi ayaklarına. Uzunca bir yürüyüşün ardından sabah trenine yetişmişti. Son yarım saati trenin içinde ısınarak geçirecekti. Yaşam'ı ardında bırakmıştı. Ankara'yı, kentini, kendini ardında bırakmıştı. Trende herhangi bir koltuğun kenarına ilişip pencereden son defa seyredecekti sevgilisini. Bu sabah buzların üzerinde kayan ayakları şimdi rayların üzerinde kayacaktı. Tomris Ankara'dan İstanbul'a gelecekti sonunda. Bunca zaman planlarını yaptığı, kurduğu bozduğu her şeyi burada başlatıyordu. Annesine dönüyordu. Yuvasına... Baba ocağına... 

Çantasında bir takım gecelik, bir takım gündelik kıyafet ve araştırmalarında gerekli olacak kitaplar. Bunlara ek kağıt, kalem, kalem traş, silgi... Yalnızca en önemli gereçlerini alabilmişti yanına. Kalan eşyaları toplamaya Aybike'yi göndermeyi düşünüyordu. Elbette Yaşam tüm varlığında hak iddia edip el koymazsa. 

İstasyonlara ev sahipliği yapacak bugün Tomris. Trenler gibi rayların üzerinden akarak tüm istasyonları ağırlayacak. Tomris bazen virajlarda enkaza dönmemek için uğraşacak. Gazdan ayağını çekecek, direksiyonu kıracak bazen yaptıkları yetmeyecek. Bir virajda yaşama kafa tutacak. Cebinden bir kağıt kalem çıkaracak Tomris. İstanbul'a ayak basar basmaz ona bir mektup postalayacak. Yaşam artık çok uzaklarda.

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder

Uzlet Türküsü

  Azık ettim geçmişi kendime Yolum uzun sırtım terli ama gözümde bir direnç var Yanımda bir buruk nota bir yarım güfte Tamam olmayı be...